PSA (Prostat Spesifik Antijen)
PSA (Prostat Spesifik Antijen), ejakulasyon sonrası dışarı boşaltılan sperm salgılarının sıvılaşmasını (likefaksiyon) sağlayan enzimdir. Prostat bezinin iç yapısını oluşturan epitel hücrelerinde üretilen PSA, büyük ölçüde sperm sıvısı içine salgılanmaktadır. Vücutta üretilen PSA molekülü büyük oranda prostat bezinde sentezlenmektedir. Bunun dışında çok az miktarlarda tükürük bezi ve pankreasta üretilmektedir. Bu sebepten dolayı PSA molekülü prostat bezine özgü bir tetkik kabul edilmektedir.
PSA enzimi prostatın epitelyal hücre yapılarında üretildiği için bu hücre yapılarının bozulmasına neden olan hastalıklarda kan düzeyi yükselmeye başlar. Prostatın başta kötü huylu hastalıkları olmak üzere, iyi huylu prostat büyümesi veya iltihaplı prostat hastalıkları kandaki PSA düzeylerinde yükselmeye yol açmaktadır.
Normal (hastalıksız) prostat dokusu
Normal durumlarda prostat içindeki epitel hücreleri sıkı bir şekilde birbirleriyle bağlantılıdırlar. Bu nedenle prostat içinde üretilen PSA molekülünün çok az bir kısmı kan damarı içine geçiş yapar. Normal koşullarda bu nedenle kandaki PSA düzeyi çok yükselmez.
Prostat kanseri olgusu
Prostat kanseri geliştiğidurumlarda prostat bezindeki epitel hücre yapılarında bozulma oluşmaya başlar. Bu nedenle prostatın içinde üretilen PSA molekülü bozulmuş bariyerden kolaylıkla kan damarlarının içine geçiş yaparak kandaki PSA düzeylerinin yükselmesine neden olur.
PSA Testi Nedir?
Prof. Dr. Fatih Atuğ, PSA testi hakkında bilgiler veriyor.
PSA seviyesini yükselten durumlar
1980’li yıllardan beri kan PSA ölçümü prostat kanseri teşhisinde geniş kullanılmaktadır. PSA testinin kullanıma girmesinden önceki yıllarda prostat kanseri çoğu olguda ilerlemiş ve metastatik evrede saptanmaktaydı. Fakat Amerikada FDA (Food and Drug Administration) tarafından PSA ölçüm standartlarının onaylanmasıyla birlikte prostat kanseri tanısında dramatik artış yaşandı. 1990’lı yıllara kadar genelde ilerlemiş olarak saptanan prostat kanseri olguları artık çok erken ve tedavi edilebilir evrede saptanmaya başladı.
Kandaki PSA düzeylerinin sadece prostat kanserinde değil, ayrıca iyi huylu prostat büyümesi veya prostatın iltihabi hastalıkları gibi durumlarda da yükselebileceği unutulmamalıdır. Tablo 1’de görüldüğü üzere prostat iltihabı veya prostat biyopsisi yapılan olgularda 6 haftaya kadar sürede PSA yüksekliği görülebilmektedir. Cinsel ilişki sonrası 1-2 gün süreyle devam eden PSA yüksekliği saptanabilir. 50 km üzeri bisiklet kullanan insanlarda da geçici PSA yüksekliği görülmektedir. Kan PSA düzeylerindeki bu geçici yükselmeler PSA molekülünün 2-3 günlük yarılanma ömrüne (kandan temizlenme süresi) bağlıdır. Dolayısı ile PSA düzeylerinde saptanan yükselmeler Tablo 1’deki nedenlere bağlı olabilmektedir.
Tablo1. Klinik Durumların serum PSA seviyeleri üzerine olan etkileri
Klinik Durum | Sreum PSA seviyesi üzerine etkileri |
Kateterizasyon | Düşük |
Egzersiz | Yok |
Hemodializ | Yok |
Parmakla Rektal Muayene | Yok |
Sistoskopi | Düşük |
İdrar Retansiyonu | Kısa dönem yükselme |
Ejekülasyon | Yükselir (48 saat) |
Prostat Masajı | Yükselir (3 gün) |
Transrektal Ultrason (TRUS) | Yükselir (7 gün) |
Prostatit | Yükselir (4-6 hafta) |
Prostat Biyopsisi | Yükselir (6 hafta) |
Prostat Ameliyatı (TURP) | Yükselir (6 hafta) |
PSA düzeyinin değerlendirmesinde mutlaka eski PSA değerlerine bakılması gerekmektedir. Bu bilgiler eşliğinde hastanın hikayesi alınarak tabloda gösterilen ve PSA yükselmesine neden olan durumlar dikkate alınmalıdır. Örneğin; cinsel ilişki sonrası saptanan PSA yükselmesi 48 saat, rektal ultrason sonrası görülen yükselme 1 hafta veya prostat biyopsisi sonrası tespit edilen PSA yükselmesi 4-6 hafta görülebilmektedir. Bu nedenle uygun süre geçtikten sonra PSA tekrar ölçülerek yeterli düzeyle inip-inmediği kontrol edilmelidir.
Prostatın iyi huylu büyümesinde kullanılan Proscar (içeriği Finasterid) ve Avodart (Dutasterid) gibi 5-alfa reduktaz inhibitörü grubu ilaçlar PSA düzeylerinin düşürebilmektedirler. Bu ilaçlar prostatın epitelyal hücrelerinin çoğalmasını önleyerek prostat büyümesinin karşısını almakta ve dolayısıyla PSA salgılanmasını da azaltabilmektedirler. Bu ilaçları kullanan erkeklerde 6ay sonrasında 2 katı PSA düzeylerinde düşme görülmektedir. PSA’daki bu düşme bazen yanıltıcı sonuçlara neden olmaktadır. Gerçek PSA düzeyinin hesaplamak için ölçülen PSA değeri 2 ile çarpılmalı ve olası riskler o değere göre değerlendirilmelidir.
PSA velositesi (artış hızı), Yaşa özgü PSA ve serbest PSA
Kan PSA düzeylerinin sadece prostat kanseri değil, iyi huylu prostat hastalıklarında da yükselebileceği unutulmamalıdır. PSA’nın prostat kanserinden ziyade organ olarak prostata özgül bir test olması nedeniyle bir takım yardımcı tetkikler geliştirilmiştir. Klinik uygulamada en sık kullanılan yardımcı tetkikler PSA dansitesi, PSA artış hızı ( PSA velositesi), serbest PSA (Free PSA), Prostat Health Index-ProPSA ve Prostat 4k testleridir.
1. PSA Dansitesi
PSA dansitesi, kandaki PSA değerinin prostat bezi hacmine bölünmesi ile elde edilir. PSA düzeyi 4-10 ng/ml ölçülen ve PSA dansitesi 0,08 ng/mL2 – 0,15 ng/mL2 olan olgularda prostat biyopsisi yapılması önerilmektedir.
2. PSA velositesi
PSA velositesi, kandaki PSA düzeylerinin belirli sürelerde artış hızını ifade etmektedir. Normal koşullarda, prostat kanseri olmayan erkeklerde yılda 0,04ng/ml olarak yükselmektedir. Fakat prostat kanseri olgularında PSA velositesi daha yüksek değerlere ulaşabilmektedir. PSA seviyesi 4-10 ng/ml arasında olan erkek olgularda yılda 0.75 ng/ml ve üzeri PSA artışı %90 doğruluk oranıyla prostat kanserini öngörmektedir.
3. Free PSA (Serbest PSA), PHI ve 4kScore
Prostat bezinde üretilen ve kan dolaşımına katılan PSA molekülünün büyük çoğunluğu (%65-95 oranında) kandaki proteinlerle etkileşime girerek PSA komplekslerine dönüşür. PSA molekülüne en çok bağlanan proteinler alfa 1- anichymotrypsin (ACT) ve alfa2-macroglobulin’ dir (A2M) (Şekil.1). PSA molekülünün geri kalan kısmı ise (%5-35 kısmı) kanda herhangi bir proteine bağlanmadan serbest (serbest PSA) dolaşmaktadır. Prostat kanseri olgularında serbest PSA düzeylerinde düşme olduğu saptanmıştır. Bu nedenle prostat biyopsisi yapılmadan önce serbest PSA’nın total PSA’ya bölünmesi ile elde edilen %f-PSA değeri kullanılmaktadır. Prostat kanseri vakalarında serbest PSA düzeylerinde düşme olduğu için %f-PSA oranı azalmaktadır. Çalışmalar %f-PSA oranı %18-20 olan olgularda %85 duyarlılıkla prostat kanseri saptandığını göstermektedir.
Son yayımlanan bilimsel çalışmalar ayrıca total ve serbest PSA’ya ek olarak pro-PSA ölçümünün yapıldığı Prostate Health Index (PHI) ve 4kScore (total PSA, serbest PSA, intact PSA ve hK2) testlerinin prostat kanseri tanısında değerli bilgiler verdiğini göstermektedir.
PSA molekülü türevleri ve kandaki proteinlerle etkileşimi.